Hor baktık mı karıncaya
Kırdık mı kanadını serçenin
Vurduk mu karacanın yavrulusunu
Ya nasıl kıyarız insana
Şiir: Acıyı bal eyledik, Hasan Hüseyin Korkmazgil
Madımak katliamı sürecin gelişimi
2 Temmuz 1993'te, Pir Sultan Abdal Şenlikleri kapsamında, aralarında yazar Aziz Nesin'in de olduğu çok sayıda aydın ve sanatçı dönemin Sivas Valisi Ahmet Karabilgin'in özel davetlisi olarak Sivas’a gitti.
Burada toplanan bir grup şenliğe katılan davetlilere Kültür Merkezi içinde saldırdı.
Taşlı, sopalı kavga polis tarafından engellendi. Bu kez binlerce kişi, Sivas'ın Hükümet Meydanı’nda toplandı ve slogan atarak davetlilerin konakladığı Madımak Oteli’ne ulaştı. Grup önce Madımak Oteli'ni taşladı ve otel önündeki araçları ateşe verdi. Madımak Oteli'nde bulunan davetliler, ile otel, tutuşturulan perdeler ve alt katta bulunan eşyalarla birlikte yakıldı.
33 aydın ve sanatçıyla iki otel görevlisi ve iki saldırganın hayatını kaybettiği olayın ardından yargılama süreci başladı.
Olayla ilgili süren davada en son yedi kişi için zamanaşımı kararı verildi. Davanın bir numaralı sanığı olarak 18 yıl boyunca aranan, dönemin Refah Partili Belediye Meclisi üyesi Cafer Erçakmak ise 10 Temmuz 2011'de Sivas’taki evinde hayatını kaybetmişti.
Madımak Oteli daha sonra İl Özel İdaresi Bilim ve Kültür Merkeziadını aldı ve otelin altında yer alan kebapçı taşındı. Katliamda hayatını kaybedenlerin yakınları buranın müze olmasını istiyor.
Kaynak: Haberazzi Haber, DHA, AA
Şiir: Acıyı bal eyledik, Hasan Hüseyin Korkmazgil
Bak şu bebelerin güzelliğine
kaşı destan
gözü destan
elleri kan içinde
kör olasın demiyorum
kör olma da
gör beni
damda birlikte yatmışız
öküzü hoşça tutmuşuz
koyun değil şu dağlarda
san kendimizi gütmüşüz
hor baktık mı karıncaya
kırdık mı kanadını serçenin
vurduk mu karacanın yavrulusunu
ya nasıl kıyarız insana
sen olmasan öldürmek ne
çürümek ne zindanlarda
özlem ne ayrılık ne
yokluk ne yoksulluk ne
ilenmek ne dilenmek ne
işsiz güçsüz dolanmak ne
gün gün ile barışmalı
kardeş kardeş duruşmalı
koklaşmalı söyleşmeli
korka korka yaşamak ne
kahrolasın demiyorum
kahrolma da
gör beni
kanadık toprak olduk
çekildik bayrak olduk
döküldük yaprak olduk
geldik bugüne
ekmeği bol eyledik
acıyı bal eyledik
sıratı yol eyledik
geldik bugüne
ekilir ekin geliriz
ezilir un geliriz
bir gider bin geliriz
beni vurmak kurtuluş mu
kör olsanı demiyorum
kör olma da
gör beni